Bugun...

SÖZ VALİLERDEN AÇILMIŞKEN (BİR HATIRA)

 Tarih: 10-07-2023 15:22:00
Adnan ONAY

Öz Gıda İş Sendikasının Doğu Karadeniz Bölge Başkanıyım. Hani şu iktidar eliyle ÇAYKUR’da yetkili hale getirilen ve bir eli yağda, bir eli balda olan sendikacı hüviyetindeki kişilerin yönettiği sendikanın yani.. Rize valimiz de Çaykaralı bir hemşehrimiz olan Erol Zihni Gürsoy..

Valimiz, birçok kişiye göre oldukça demokrat, hak ve hukuktan yana bir vali..

 

Sendika olarak özel sektörde bazı işyerlerinde örgütlenmişiz ve yaptığımız toplu sözleşmelerle işçilere birçok hak elde etmişiz.

Ancak gelin görün ki, yetkili olduğumuz fabrikalarda sendikalaşmanın önüne geçemeyen kimi işverenler kampanya döneminde yöre işçilerini çalıştırmak yerine, üç kuruşa muhtaç zavallı Gürcü işçileri fabrikalarda yatırıp 12-15 saat sigortasız olarak çalıştırıyor, sendikamız üyesi işçileri işe almak istemiyordu. Buna karşı alabileceğimiz tek önlem ise suç duyurusunda bulunup fabrikalara ani baskınla yabancı işçileri tespit ettirmekti. Ancak, çoğunluğu jandarma bölgesinde bulunan bu fabrikaların sahipleri jandarmayla kurduğu iyi ilişkiler sonucu her ihbarı işverene bildiriyor, iş yerine baskın yapılmadan önce yabancı işçiler işyeri nin dışına çıkarılıyor, bir sonuç elde edemiyorduk. O günün izinsiz yabancı işçi çalıştırma cezaları o kadar komikti ki, tespit yaptırırsanız dahi işverenin aldığı ceza üyemizin birkaç günlük yevmiyesi gibiydi. Bu durumda mağdur olan üyelerimiz de haklı olarak bizleri zorluyordu.

 

İş o derece rahatsız edici boyuta varınca Valimiz Gürsoy’dan yardım talep etmeyi de bir çare olarak düşünmüştüm. Randevu alıp valimizin yanına gittim. (Allah uzun ömür versin) valimiz beni çok iyi karşıladı. Sorunu uzunca anlattım ve tespit ettirseniz dahi kaçak yabancı işçi çalıştırmanın cezalarının zerre etkili olmadığını,kaçak yabancı işçi çalıştırmanın bir şekilde önlenmesini talep ettim.

Valimiz bu durumda uygulanan idari para cezalarının komik rakamlar olduğunu belirtince şaşkınlık yaşadı ve işin mahiyetini iyice öğrenmek için hemen başsavcıyı aradı. Başsavcımız da verdiğim rakamların doğru olduğunu belirtince bir iki yeri daha arayıp bu konuda alınabilecek tedbirler hakkında bilgiler aldı.

 

Bu temaslar oldukça uzadı ve uzun bir süre vali beyin yanında kaldım, sohbet çeşitli alanlarda sıcak şekilde ilerleyince oluşan samimi hava içerisinde vali beyin sohbetin sonunda itiraf ettiği şeyler beni hayrete düşürmüştü.!

Vali beyin bana son cümleleri şunlar olmuştu;

 

-Adnan bey, bir gerçek var, bizim insanımız verimli çalışmıyor, o nedenle işverenler de kaçak olmasına rağmen yabancı işçileri çalıştırıyor. Gerçekten de yabancı/Gürcü işçiler çok çalışkan, biz de ilahiyat fakültesi inşaatında, şu karşıdaki müzede Gürcü işçileri çalıştırıyoruz.!

 

(O gün valilik meydandaydı ve müze de valilik karşısındaydı, ilahiyat fakültesi de merkezde bir başka kamu binasının dönüştürülmesiyle yapılıyordu)

 

Tabi vali beyin bu sözleri üzerine adeta şok yaşadım ve “keşke bunu baştan söyleseydiniz de boşa konuşup, durmasaydım” diyerek çıktım..

 

Maalesef Türkiye’de oldum olası işler böyle yürüyor.. Devletin ildeki en üst memuru böyle yaparsa, başkaları ne yapmaz ki?

 

  Bu yazı 596 defa okunmuştur.
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
  • BUGÜN ÇOK OKUNANLAR
  • BU HAFTA ÇOK OKUNANLAR
  • BU AY ÇOK OKUNANLAR
YUKARI